Teknoloji
Psikolojik Dram Oyunu The End of You 20 Haziran’da Çıkacak
Karanlık bir atmosferde geçen ve farklı seçimlerle beraber ilerleyebileceğimiz, hatta sohbet edebileceğimiz bir yapı ile karşılaşabileceğimiz yapımda kaybedilen bir aşk serüveni ile karşı karşıya kalıyoruz. Oyun içerisinde sürükleyici bir hikaye anlatımı ve bağımsız bir geliştirici tarafından bizlere aktarılan içerikler sunulmaya hazırlanıyor.
– Steam sayfası
Bu detaylarla oyundan beklentilerinizi biraz düşürmeniz ve akabinde ise hem grafik anlamında hem de animasyon anlamında elbette düşük beklentilerle beraber giriş yapmanızı öneriyoruz. Yapım içerisinde yer alan detaylara bakacak olursak, elbette üst düzey bir hikaye ne yazık ki beklemiyoruz ve aynı zamanda burada ana karakterimizin neler yaşadığına tanıklık etmiş oluyoruz. Yapım içerisinde kaybedilen bir aşk teması işleniyor ve geçmişin hayaletleri kapsamında buralarda neler olup bittiğini öğrenmeye çalışıyoruz. Aşkın vermiş olduğu acı ve ıstırapla beraber yer alabildiğimiz yapımda duygusal yüklü bir hikaye içeriğiyle karşı karşıya kalıyor ve evdeki nesnelerle etkileşime girerek buralarda eskiden yaşadıklarımızı bir nevi hayal edebiliyoruz.
Elbette duygusal yüklü bir hikaye ile karşı karşıya kaldığımız yapımında yapacaklarımızla beraber gidişatı yön verebiliyor, aynı zamanda araştırmalar yapabiliyor ve bir bıçak kadar keskin duyguları burada kucaklamak durumunda kalıyoruz. Elbette bu da karakterimizin ne kadar etkilendiğini gösteren unsurlar arasında bulunuyor ve burada hangi duygularla yer alabildiğimiz ön plana çıkmaya hazırlanıyor. Zaten oyunun amacı burada karakterimizin ne kadar duygu yüklü bir yolculuk içerisinde olduğunu göstermek ve aynı zamanda onun neler yaşadığını hissetmek.
Oyun içerisinde bir ev dahilinde yer alıyor ve bu ev ile beraber istediğimizi araştırabiliyor, aynı zamanda bıçak kadar keskin duygularla beraber karşılaşacağımızı yukarıda bahsetmiştik. Dolayısıyla yapımda elbette bu duygularla beraber ilerlemek durumunda kalırken diğer yandan ise gerçekten de etkilenebileceğimiz bir yapı ile karşı karşıya kalmak istiyoruz. Zaten oyunun özünde etkileyici hikaye anlatımı kullanıyor. Umuyoruz ki güzel bir hikaye anlatımıyla beraber ilgi çekici birisi onunla karşı karşıya kalabilir ve böylece biz de kendimizi hikayeye kaptırabiliriz.
Oyun içerisinde bir ev dahilinde yer aldığımız için evde bulunan eşyalarla beraber etkileşime girebiliyor, onlarla etkileşime girdikten sonra elbette karakterimizin duygu yüklü sahneleri ön plana çıkabiliyor, aynı zamanda geçmiş anları burada deşebiliyor ve buralarda neler olup bittiğini öğrenmek tamamen bizim işimiz oluyor. Zaten yapım içerisinde sürekli olarak beslenenler etkileşime girdikten sonra farklı ortamların ve geçmiş anıların bizlere sunulduğunu aktarabiliyoruz.
İşler bu noktada elbette gitgide karmaşıklık gösteriyor. Çünkü aşk hayatımızın oldukça karışık olduğu bu süreç zarfında yapacaklarımızla beraber duygularımızı ne kadar darmadağın olduğunu görebiliyor ve gerçek hayatta da gerçekten bu durumdan etkilenmek durumunda kalabiliyoruz. Dolayısıyla oyun içerisinde gerçekten de kendinizi görebileceğiniz bir yapıyla karşı karşıya da kalabilirsiniz.
Bunun garantisini ne yazık ki şu anda veremiyoruz. Dolayısıyla hassas bir bünyeye sahipseniz gerçekten de bu tarz oyunlardan uzak durmanız gerekiyor. Çünkü etkileyici hikayeyi anlatımlarıyla beraber gerçekten de o anları yaşıyor gibi hissedebiliyor ve böylece hikayeden doğrudan etkilenebiliyoruz. Dolayısıyla bu durumlara dikkat etmenize de tavsiye ediyoruz. Ancak oyun genel olarak bu şekilde bir temel etrafında dönüyor ve geçmiş yaşantımızla alakalı sürekli olarak değişebileceğimiz, irdeleyebileceğimiz ve gidebileceğimiz bir etkileşim sisteminin olduğundan da bahsetmemiz gerekiyor.
Oyun içerisinde elbette uzun bir yapı olduğunu söyleyemiyoruz, kısa ve etkili bir hikaye anlatımıyla birlikte geliştirilmiş duygularla bizi etkileyen bir yapı sunabilir. Bazen binlerce kez veda etmek zorunda kaldığımız sevdiklerimize elbette oyun içerisinde daha fazla vakit ayırmaya çalışıyoruz ve bununla birlikte karşımıza çıkan duyguları kucaklamak durumunda kalıyoruz. Elbette bu duyguların çoğu olumsuz bir şekilde sunulurken, diğer taraftan sağlam duygularımızı da alt üst eden bir yapı olduğundan bahsedebiliyoruz. Yapım içerisinde bir ev dahilinde yer alıyoruz. Bu ev içerisinde farklı nesneler etkileşime girerken, elbette bu nesnelerin kare kare bize sunulduğunu görebiliyoruz.
Yani oyunun sanat tarzı gerçekten de farklı bir şekilde bizlere sunuluyor ve net bir grafik açısı ile beraber de bunları göremiyoruz. Yapım içerisinde daha çok eski tarz bir grafik yapısı benimsenmiş durumda, yani nostalji hissiyatı yaşatan aynı zamanda animasyon ve grafik anlamında da hemen hemen hiçbir şey beklemediğimiz bir yapı olduğundan bahsetmemiz gerekiyor. Oyun içerisinde elbette bu durumlarla karşı karşıya kalırken, sadece hikayesiyle ön plana çıkacak unsurların burada olduğunu tekrar tekrar belirtmek gerekiyor. Çünkü eğer grafik takıntınız veya animasyon takıntınız varsa, bu oyundan uzak durabilirsiniz. Dolayısıyla bu oyuna özel olarak gerçekten eski tarz bir yapı olduğundan bahsetmek lazım.
Apartman içerisinde yer aldığımız yapımında elbette kendi dairenizde bulunuyor ve dairenin her köşesinde etkileşime girebileceğimiz unsurların olduğundan bahsedebiliyoruz. Bu nesnelerle etkileşime girdikten sonra elbette yaşadığımız o eski günleri tekrar bir dönüş yapabiliyor ve kasvetli duygularla karşı karşıya kalabiliyoruz. Arkamızda bıraktığımız duygularla birlikte elbette sert bir giriş yapıyoruz oyuna. Diş fırçasının vızıldadığını hissedebiliyor, o fırçayı elimize alabiliyor ve eski günlere ve istediğimiz günlere dönüş yapabiliyoruz. Hırpalanmış kasetin tıkırtısı kasette ne olduğunu bile hatırlayamamıza sebep olabiliyor ve bununla birlikte şarkımızın burada çaldığını aktarabiliyoruz. Dolayısıyla oyunda gerçekten de bizleri etkileyen bir sistemin olduğundan bahsedebiliyoruz.
Oyun içerisinde bazı seçimlerin bize sunulduğunu aktarabiliyor ve bu seçimlerin gidişata yön verebildiğini söyleyebiliyoruz. Dolayısıyla etrafı karıştırırken bulabildiğimiz kaseti nasıl kullanmamız gerektiğini tamamen biz karar verebiliyoruz. Bu kararı şu şekilde veriyoruz: Örneğin bu kaseti elimize aldık, kaseti Emily yazılı kutunun içerisine mi bırakacağız, yoksa kendi kutumuza mı atacağız? Bunun seçimi tamamen bize ait olarak karşımıza çıkıyor.
Ancak bunun sonucunda elbette nereye varacağımız konusunda herhangi bir şey söyleyemiyoruz, çünkü oyunun şu anda herhangi bir demosu bulunmuyor. Dolayısıyla fragmanlardan ve görseller üzerinden yürümek durumunda kalıyoruz.
Gözlerimizi kapattığımızda sevdiğimizi hayal edebildiğimiz ve o yoğun duygulara tekrar bir geri dönüş yapabildiğimiz yapımda ışıklar kapalıyken bile onu görebileceğimizi hissettiren bir yapıyı bize sunmak istiyor. Geçmiş versiyonlarla karşılaşmaya hazırlandığımız ve kafamızda yarattığımız bir ütopya ile beraber elbette duygu gökte bir yolculuğa çıktığımız yapımda sevdiğimizi her yerde görebiliyor, gözümüzü kapatsak bile onu hayal edebiliyor ve karşımızda dimdik durduğunu görebiliyoruz.
Mutfakta onun kokusu veya yatak odasına girdiğimizde onun görüntüsü karşımıza çıkabiliyor. Dolayısıyla burada gerçekten de geçmişin hayaletiyle sürekli olarak karşı karşıya kalabiliyor ve bu kapsamda duygusal yüklü bir yolculukta kendi yolumuzu bulmaya çalışıyoruz. Elbette bu yolculuk boyunca kaybolmak da oldukça mümkün olarak karşımıza çıkıyor. Çünkü yapımda yapacağımız hamlelerle beraber gidişata yön verirken aynı zamanda kendi kafamızı bile hatırlatabiliyoruz. Her ne kadar bu duygularla yüz yüze gelsek de, elbette yapacaklarımızla hem kendi akıl sağlığımızı yerinde tutmak durumunda kalıyor, hem de daha da ileriye gitmek ve bu duygulardan kurtulmak için farklı şekillerde etkileşime giriş yapabiliyoruz.
Oyun içerisinde sevdiğimizin adı Emily olarak geçiyor ve biz de burada Walter adlı erkek bir karakter olarak oynamak durumunda kalıyoruz. Kapanışı bulmaktan korktuğumuz, aynı zamanda ilişkiden kalan tüm nesneleri ve eşyaları isteksiz bir şekilde toplamaya çalıştığımız yapımda, bunları kutulara yerleştirirken eski günleri hayal edebiliyor ve elimize aldığımız eşyaların üzerinde hangi anıların olduğunu geçmişe dönerek görebiliyoruz. Örneğin, elimize aldığımız bir kasetin doğrudan bizi geçmişe götürdüğünü ve burada yaşadığımız anılarla karşılaştığımız bir sinematik anın bize sunulduğunu görebiliyoruz. Dolayısıyla oyunda bizleri geri zamana götüren flashback sahnelerinin olduğundan bahsedebiliyoruz. Bu da oyunda yer alan temel özelliklerden bir tanesi olarak karşımıza çıkıyor ve geçmişin hayaletleriyle beraber burada yüzleşmek durumunda kalıyoruz.
Oyunda kalp kırıklıkları, duygusal bozukluklar ve daha fazlası bize sunuluyor. Dolayısıyla yaşayacağımız bu hikayeyi sonrasında elbette yapabileceklerimiz oldukça değişkenlik gösterebiliyor ve her bir duygunun eşyalar üzerinde büyük bir etkisinin olduğundan da bahsetmemiz gerekiyor. Ağır yüklü karton kutuya sığdırabileceğimiz bu duygularla beraber gerçekten de imkansız gibi görünen bir kırık aşk hayatını yaşadığımızı ortaya koyabiliyor ve yaşadığımız pişmanlıklar ve aynı zamanda verdiğimiz yanlış kararlar ne kadar kötü sonuçlar doğurduğunun göstergesi olarak karşımıza çıkıyor. Eski anıların fısıltılarını dinleyebileceğimiz, eskilere geri dönüş yapabileceğimiz bu yapımda gerçekten de etkili bir hikaye anlatımıyla beraber sunulmak isteniyor ve oyun içerisinde yapabileceklerimizle beraber neler yaşadığımız konusunda fikir sahibi olabiliyoruz.
Oyunda aynı zamanda dairemizin balkonuna çıkarak buradan dışarı bakabiliyor, elimize aldığımız sigarayı burada istediğimiz şekilde yakabiliyor ve manzarayı bir bakış atarak eski günleri yad edebiliyoruz. Dolayısıyla burada yaptığımız hamlelerle beraber gerçekten de neler çektiğimizi doğrudan görebiliyor ve elimizden geleni yapmaya koyularak bu duygulardan kurtulmak istiyoruz. Elbette aşk hayatı boyunca yanlış kararlar verdiğimiz ve neler yaşadığımız konusunda da fikir sahibi olabildiğimizi yapımda burada Walter adlı karakterin neler yaşadığını doğrudan görebiliyor ve bu karakterin aşk hayatı boyunca nasıl bir yaşantı içerisine girdiğini deneyimlemek durumunda kalıyoruz.
Yaptığımız hamlelerle beraber gidişatına verebildiğimiz tüm duygularımızı bir karton kutuya sığdırabildiğimiz ve imkansız gibi görünen duyguları aşmaya çalıştığımız bu yapım, 20 Haziran tarihinde biz oyun severlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Bir sonuca varmaya çalıştığımız ve bu sonuçların etkisiyle beraber ilerlemeye başladığımız yapımda şu anda Steam sayfası açık durumda ve dilerseniz Steam Sayfası üzerinden istek listenize ekleyebilir ve çıkış yaptığı gün bir bildirim alabilirsiniz. Bildiğiniz üzere istek listenize eklediğiniz oyunlar mail adresinize bir bildirim aracılığıyla geliyor ve böylece oyuna unutsanız bile haberdar olabiliyorsunuz. Dolayısıyla bu tarz oyunlardan hoşlanıyorsanız, bu oyuna bir göz atabilir ve bir şans verebilirsiniz.
Karanlık bir atmosferde geçen ve çeşitli seçimlerle şekillendirilebilen bir yapının sunulduğu bu oyunda, kaybedilen bir aşk hikayesiyle karşı karşıya kalıyoruz. Bağımsız bir geliştirici tarafından sunulan içerik, sürükleyici bir hikaye anlatımı vadediyor. Oyuncular, grafik ve animasyon beklentilerini dengeli bir şekilde düşürmeleri öneriliyor. Hikaye, kaybedilen bir aşk teması üzerine odaklanarak, geçmişin hayaletlerini keşfetmeye çalışıyor.
Oyuncular, aşkın getirdiği acı ve ıstırapla başa çıkarken, evdeki nesnelerle etkileşime girerek geçmişte yaşananları yeniden canlandırma fırsatına sahip durumda. Duygusal bir yüke sahip olan hikaye, oyuncuların seçimleriyle gidişatı etkileme ve araştırma yapma imkanı sunuyor. Keskin duygularla başa çıkmak zorunda kalan karakterimiz, oyuncuların duygusal deneyimlerini ön plana çıkarıyor ve karakterin iç dünyasını keşfetmeyi amaçlıyor. Oyunun amacı, karakterin duygusal yolculuğunu vurgulamak ve ana karakterimizin yaşadıklarını hissettirmek.